Tag Archives: NATO

Putin’in Suriye’ye Müdahalesi ve Amerikan Politikasının Geleceği

Bu analiz 10 Ekim 2015 tarihinde Star Açık Görüş‘te yayınlanmıştır.

Rusya’nın Suriye’ye müdahalesinin Akdeniz ve Ortadoğu’daki stratejik varlığını pekiştirmeyi ve genişletmeyi amaçlayan bir hamle olduğu açık.

Rusya’nın Suriye’ye müdahalesinin Akdeniz ve Ortadoğu’daki stratejik varlığını pekiştirmeyi ve genişletmeyi amaçlayan bir hamle olduğu açık. Rusya Arap baharının başından beri otokratik rejimlere başkaldırılara mesafeli durmayı tercih etmişti. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde verdiği oyla Libya’da Batı’nın müdahalesine giden yolu açan Rusya, umduğu gibi petrol fiyatlarının artmasıyla görece kazanımlar sağlamıştı. Batı’nın Libya’da muhtemelen bir bataklığa saplanacağını hesaplayan Rusya, bu hesabı tutmayınca Libya müdahalesinin hukuksuz olduğunu söyleyerek geriye dönük olarak eleştirmeye başladı. Amerika’nın Güvenlik Konseyi kararını rejim değişikliği için manipüle ettiğini iddia eden Rusya’nın bundan sonra Batı yanlısı rejim değişikliğine rıza göstermeyen ve otokratik rejimlerin yanında duran tavrının netleştiğini gördük. Bu anlamda Rusya Arap Baharı süreciyle başlayan ayaklanmalarda karşı-devrimin tarafında yer alarak eski rejimlerin destekçisi oldu. Rusya en son Suriye’ye yaptığı müdahaleyle bir yandan bölgesel stratejik hedefleri için zemin kazanırken bir yandan da rejim değişikliği dalgasını kırarak otokratik rejimlerin bekasını sağlamayı hedefliyor. Continue reading Putin’in Suriye’ye Müdahalesi ve Amerikan Politikasının Geleceği

Türkiye’nin Libya Sınavı

Bu yazı 15 Nisan 2011 tarihinde Sabah | Perspektif‘te yayınlanmıştır.

Libya krizi Türk dış politikası için 2003’teki Irak işgalinden bu yana verilen en önemli diplomasi sınavlarından birini teşkil ediyor. Libya’daki vatandaşlarını ve çıkarlarını korumaya çalışan ama aynı zamanda da krize diplomatik bir çözüm bulmak için çaba gösteren Türkiye, ‘sivilleri koruma’ mazeretli askeri müdahaleye karşı koyduğu için Batılı bazı çevrelerce Kaddafi karşıtı güçlere destek vermemekle suçlandı. Mısır örneğinde Mübarek’e iktidarı bırakma çağrısı yapan ilk ülke olan Türkiye, Libya krizinde ülkenin siyasi ve ekonomik iç dengelerini hesaba katarak ‘sessiz diplomasi’ yolunu seçince çözüm adına yapmaya çalıştıklarını özellikle yabancı kamuoyuna yeterince iyi anlatamadı. Bunun neticesinde Türkiye şu an hâlâ Libya halkının demokratik taleplerini önemsemeyen, yalnızca kendi çıkarlarını düşünen ve tutarsız dış politika izleyen bir ülke olarak sunulmaya çalışılıyor.

Continue reading Türkiye’nin Libya Sınavı