All posts by Kadir Ustun

US-Turkey relations in the AK Party decade

This op-ed by Kadir Ustun and Kilic Kanat was first published by Hurriyet Daily News on February 2, 2013. 

Turkey’s relations with the United States over the last decade witnessed wild swings and shifts. The AK Party decade coincided with the U.S. invasion of Iraq, a global economic crisis, as well as a relative decline of the U.S. stature in the world. This period also overlapped with dramatic changes in the Middle East, as the ousting of longstanding authoritarian leaders led to the emergence of a generation of new leaders across the Arab world. A new Turkey as a regional power is faced with a new U.S. effort to reconsider its role in the region and around the globe.  Continue reading US-Turkey relations in the AK Party decade

US-Turkey Relations in the AK Party Decade (Policy Brief)

This policy brief by Kadir Ustun and Kilic Kanat was published by the SETA Foundation on February 1, 2013.

Today, a new Turkey as a regional power is faced with a new US effort to reconsider its role in the region and around the globe. Turkey’s relations with the United States over the last decade witnessed wild swings and shifts. Turkey’s past decade under the AK Party coincided with the US invasion of Iraq, the financial meltdown in the US (which transformed into a global economic crisis) as well as a relative decline of the US stature in the world. This period also overlapped with dramatic changes in the Middle East, as the ousting of longstanding authoritarian leaders led to the emergence of a generation of new leaders across the Arab world. Today, a new Turkey as a regional power is faced with a new US effort to reconsider its role in the region and around the globe. In this analysis, our goal is to take a broad view of the AK Party decade in US-Turkey relations and contribute to the debates on the future of the relationship and its potential implications for the region.

Download the Brief (PDF)

OBAMA İSRAİL’İ NEDEN DESTEKLİYOR?

Bu analiz 2 Aralık 2012 tarihinde Star Gazetesi Açık Görüş‘te yayınlanmıştır.

Obama’nın Gazze krizi karşısında takındığı tavır, ikinci döneminde daha cesur bir dış politika izlemesini bekleyenleri hayal kırıklığına uğratmış görünüyor.

İkinci dönem seçilmek için İsrail lobisini karşısına almaktan çekinen Obama, Netanyahu’dan memnuniyetsizliğini ancak dolaylı yollardan ifade etmişti. Tarihin en fazla Amerikan seçimlerine karışan İsrail Başbakanı karşısında Obama belki de en az İsrail iç politikasına karışan Amerikan başkanı olarak kayda geçecek. Netanyahu’yla sorunlarına rağmen Obama’nın Amerikan Musevilerinden aldığı yüksek oyların dağılımı bu oyların kritik etkisi olmadığını gösterdi. Thomas Friedman başkanlık seçiminden hemen sonra yayınlanan yazısında, İsraillilerin Obama’nın seçim sonrası Netanyahu’dan ‘öç almaya’ çalışıp çalışmayacaklarını sorduklarını aktarıp, Başkan’ın özellikle ekonomiyle meşgul olduğunu dolayısıyla Ortadoğu’nun gündemin başında olmadığını yazıyordu. Obama’nın bu tavrının İsrail açısından hem avantajlı hem de dezavantajlı yanları var. Bu, Obama’nın ikinci döneminde İsrail-Filistin barış sürecinin tekrar canlandırılması için fazla enerji sarfetmeyeceği dolayısıyla Netanyahu’yu sıkıştırmayacağı anlamına gelebilir. Öte yandan ABD’nin İran’a askeri bir operasyondan uzak durması İsrail’i endişelendiriyor. İsrail’in İran konusunda artık kendi başının çaresine bakmak zorunda söylemek zor elbette ama Obama’nın İsrail adına maliyet ödemek istemediği açık. Continue reading OBAMA İSRAİL’İ NEDEN DESTEKLİYOR?

ABD NORMALLEŞİYOR!

Bu analiz 11 Kasım 2012 tarihinde Star Gazetesi Açık Görüş‘te yayınlanmıştır.

Yeni dönemde ABD’nin Ortadoğu’da görünürlüğünün azalacağını öngörebiliriz. Obama yönetimi Ortadoğu’ya dışarıdan bir düzen empoze etme çabasının ABD’ye zarar getireceğinin farkında.

Obama’nın ikinci başkanlık döneminde de Ortadoğu politikasının şekillenmesinde görece ‘minimalist’ tavrını devam ettireceğini söyleyebiliriz. Bölgeyi ‘büyük çözümler’ üzerinden şekillendirme iddiasından uzak duran ancak ulusal hayati çıkar olarak tanımladığı enerji piyasalarının istikrarı, İsrail’in güvenliği ve terörle mücadele konularını önceleyen bir Amerikan politikası beklemek gerçekçi olacaktır. Önümüzdeki on yılda küresel bir strateji değişikliğini hayata geçirmeye çalışacak olan ABD, Ortadoğu politikasını da yeni Asya-Pasifik stratejisinin gerekleri çerçevesinde şekillendirmeye çalışacaktır. Continue reading ABD NORMALLEŞİYOR!

OBAMA’NIN SEÇİM ZAFERİ VE CUMHURİYETÇİLERİN SİYASAL KİMLİK KRİZİ

Bu analiz 9 Kasım 2012 tarihinde Star’da yayınlanmıştır. 

Obama’nın ikinci kez başkan seçilmesi ABD iç siyaseti açısından önemli yapısal değişikliklerin perçinlenmesi anlamına geliyor.

2008’de ilk kez bir siyahi başkan seçilmesi daha büyük bir toplumsal değişimin göstergesiydi. Genç nesil sekiz yıllık oğul Bush döneminin ürettiği ekonomik çöküntü, Afganistan ve Irak savaşları ve ABD’nin genel olarak uluslararası itibar kaybına itiraz etmişlerdi. Obama’nın değişim sloganını benimseyen bu nesil 2012’de değişimin ivmesinden memnun değildi ve Obama da bunu itiraf ediyordu zaten. Ancak 2008’de başlatılan bu ‘başkaldırı’ 2012’de perçinlenmez ve ülke kendi içerisinde ciddi bir kimlik krizine girmiş Cumhuriyetçilere emanet edilirse, ABD’nin hem iç sorunları hem de uluslararası liderliği ciddi bir tehdit altına girecekti. Continue reading OBAMA’NIN SEÇİM ZAFERİ VE CUMHURİYETÇİLERİN SİYASAL KİMLİK KRİZİ

Başkanlık Seçimleri Sonrasında ABD’nin Ortadoğu Politikası

Erol A.Cebeci, Kadir Üstün ve Kılıç Kanat’ın hazırladığı çalışmada, ABD’nin çıkarlarındaki devamlılıklarla yeni yönetimin yaratacağı farklılıklar bir arada analiz ediliyor.

Analizi PDF Olarak İndir

Analiz Kasım 2012 başkanlık seçimlerinin ABD’nin Ortadoğu politikasına muhtemel etkilerini tartışmaktadır. Başkan Barack Obama’nın geçtiğimiz on yıldaki icraatını, başkan adayı Mitt Romney’nin ise seçim vaatlerini baz alan değerlendirmede ABD’nin ulusal çıkar olarak tanımladığı meselelerde her iki aday tarafından nasıl politikalar izlenebileceğine ilişkin öngörülerde bulunuluyor. Arap devrimlerine yaklaşım, Irak, İran ve İsrail politikaları olarak dört başlık altında toplanan analizde, ABD’nin önümüzdeki dört yıl içerisinde belli adımlar atması gerektiği konulara odaklanılıyor. Analizde, ABD’nin Mısır, İsrail, Suriye, Irak ve İran politikalarının kısa dönemde nasıl değişebileceğine de yer veriliyor.

Continue reading Başkanlık Seçimleri Sonrasında ABD’nin Ortadoğu Politikası